Ebeveynlerin iş gücüne katılım davranışı, kaçınılmaz bir şekilde çocuk bakımının kalitesine ve maddi açıdan satın alınabilirliğine bağlıdır.
Özellikle anneler için, yetersiz çocuk bakımı seçenekleri iş gücüne katılım için güçlü bir engel olabilir.
Kadının iş gücüne katılımında önemli bir faktör olan çocuk bakımı konusu dünya üzerinde sosyal politikacıların da ilgisini çekmiştir.
Gelişmiş ve gelişmekte olan birçok ülkede, devlet çocuk bakımı maliyetlerini karşılamaya yardım ederek annenin iş gücüne katılmasını teşvik etmek amacıyla çeşitli politikalar uygulamaktadır.
Özellikle Amerika ve Kanada’da son yıllarda farklı politikalar görülmektedir. ABD’de son 20 yıldır, birçoğu düşük gelirli ailelerdeki kadınları hedef alan ve çocuk bakımı maliyetlerini karşılamaya yardım etmek için tasarlanmış federal politikalarda önemli bir artış görülmektedir.
Türkiye’de ise, devletin çocuk bakımı ile ilgili olarak herhangi bir sübvansiyon uygulaması söz konusu değildir.
Kadınların çalışma yaşamları doğumla birlikte kesintiye uğrayabilmektedir. Bu kesintiyi göze almak istemeyen kadınlar sosyal yaşamlarında bir ikilem yaşamakta, çocuğuna bakmak ve çalışmak arasında bir tercih yapmak zorunda kalmaktadırlar.
Birçok kadın çocuk bakımı maliyetleri dolayısıyla, çocuğuna ücretli bakım sağlayıp ek bir harcama yapmak yerine, doğumla birlikte çalışmayı bırakıp çocuğuna kendisi bakmayı tercih etmektedir.
Türkiye’de devletin çocuk bakımı maliyetlerine ilişkin yapacağı desteğin çalışan kadın oranının artmasında önemli bir etkisi olacağı açıktır.